30 Temmuz 2009 Perşembe

KütüphaneSever Bülten Sayı 5



Assos Sivrice Feneri Denizcilik Kütüphanesi 7 Ağustos 2009’da açılıyor

Sevil Sarp - Hava-İş Sendikası Bilgi ve Belge Merkezi


İstanbul Barosu eski başkanı Yücel Sayman ve eşi Hacer Sayman’ın Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü'nden on yıllığına kiraladıkları fenerin lojman kısmı, deniz-denizcilik ve deniz fenerleri üzerine kaynakların bir araya getirileceği bir “denizcilik kütüphanesine” dönüştürülüyor. Geçtiğimiz Ağustos ayında kiralanan ve altyapı çalışmaları tamamlanan kütüphanenin açılışı 7 Ağustos 2009 saat 19.30’ da yapılacak.

Her dilden yayının bulunacağı kütüphane konuya ilişkin çalışmalara ve araştırmalara kaynaklık edecek. Ayrıca yazın fenerin bahçesine kurulacak sistemlerle film ve belgesel gösterimleri yapılacak.

Yücel Sayman projeye başlarken yaşadıklarını şöyle ifade ediyor: Köy halkı kütüphane yapacağımıza inanmak istememişti. Lokanta ya da benzeri bir işletme kuracağımızı düşünüyorlardı. Türkiye’de kiralanan tüm deniz fenerleri bu amaçla kullanılıyormuş.
Sanırım, deniz fenerleri kütüphanesi sadece ülkemizde değil, dünyada ilk olacak.ABD’deki Montauk Deniz Feneri New York’un ilk deniz feneriymiş. Görmeye gittiğimizde o deniz feneriyle ilgili belgeseli izledik. Yağan şiddetli yağmurlar ve azgın dalgalar tepe üzerindeki feneri altından ve üstünden toprak oyarak etkilemiş. Fener çökme tehlikesi gösterince, önce fener bekçisi yaşlı kadın harekete geçiyor. Önce o köyün ve civar köylerin kadınlarını örgütlüyor; birlikte fenerin bulunduğu tepeden denize inen toprağı yeniden düzenliyorlar ve kısa aralıklarla kalaslar döşeyip üstlerini toprakla örttükten sonra bitki ekiyorlar. Böylece tepe yağmurların yol açtığı toprak kaymasına karşı korunuyor. Sıra tepeyi dalgaların alttan oymasına karşı korumaya gelince, köy halkı Eyalet düzeyinde gösteriler düzenliyor. Deniz Feneri’mizi ziyarete gelirseniz bu gösterileri sizlere de izletiriz. Gösteriler etkili oluyor ve yetkili kamu kuruluşu karar alarak tepenin çevresine 22 binin üzerinde devasa kayalar diziyor. Montauk Deniz Feneri şimdi müze ve köy halkı feneri nasıl koruduklarını iftiharla anlatıyor.

Kütüphane, Yücel Sayman ve eşinin, Bektaş Köyü'nü uluslar arası bir kültür merkezine dönüştürme projesinin ilk ayağı. İlerleyen süreçte bir Odeon (küçük amfitiyatro) inşa ederek burada uluslar arası kültürel sanatsal etkinlik ve toplantılara ev sahipliği yapmayı amaçlıyorlar. Ticari herhangi bir amaç gütmeyen proje, bölgenin kültürel ve turistik kalkınmasına yönelik. Kamuya açık ve ücretsiz olarak faydalanılacak olan kütüphanenin kaynaklarını oluşturmak için belgeler, kitaplar, filmler ve kaynaklar toplanıyor. Proje, her türlü katkıya açık.

Ayrıntılı bilgi; saymanyucel@yahoo.com
Ayvacık, Bektaş, Sivrice Deniz Feneri 0 286 723 42 85 Çanakkale
Bilgilendirme için Reyhan Erdem'e teşekkür ederiz.





Oyuncak Kütüphaneleri


Esmeray Karataş Ateş - Kütüphaneleri Seviyorum Girişimi Koordinatörü

Oyuncaklar sadece oyun oynamak için değildir. 0-8 yaş arasını kapsayan Erken Çocukluk Döneminde, çocuğun çevresini tanımasında ve çevresine uyum göstermesinde en önemli uyaranların oyun ve oyuncaklar olduğu bilinmektedir. Bunun nedeni ise çocuğun en aktif öğrenme ortamının mutlu olduğu bir dünya olmasıdır. Çocuk mutlu olduğu oyun yolu ile düşünüp deneyim kazanabilmektedir. Oyun ve oyuncak birbirinden ayrı düşünülmemelidir. Oyuncaklar zekayı, duyuları ve duyguları uyaran çocuğun hayal gücünü ve yaratıcılığını geliştiren, zihinsel-dil, psikomotor, sosyal ve duygusal gelişimini destekleyen, eğlendirirken çok boyutlu düşünme alışkanlığını geliştiren en değerli araç gereçlerdir.[1]

Oyuncak kütüphaneleri; Erken çocukluk döneminde çocukları olan ailelere, çocuk gelişimi, bakımı ve eğitimi ile ilgilenen kişi, kurum ve kuruluşlara çocukların gelişimsel özelliklerine ve eğitimsel ihtiyaçlarına yönelik olarak en uygun eğitici materyalleri “ödünç verme” yöntemiyle karşılayan ve onlara rehberlik eden kaynak merkezlerdir.[2] Oyuncak kütüphaneleri sadece “ödünç verme” yöntemi ile değil tıpkı kitaplar gibi oyuncakların da kütüphanede kullandırılması amacıyla kurulmaktadır. Çocuğun zihinsel ve bedensel gelişimine uygun tür ve çeşitte oyuncaklar hizmete sunabilen oyuncak kütüphaneleri onlara geniş tabanlı bir öğrenme ortamı sağlaması açısından oldukça önem taşımaktadır.

Geçtiğimiz aylarda yayınlanan “Sorun Tasarımdır” isimli kitabın yazarı Nartan Shedroff, kitabıyla ilgili bir söyleşide Avrupa’da oyuncak kütüphanelerinin yaygınlaşmış durumda olduğundan bahsederken olayın farklı bir boyutuna değinmektedir.[3] Evinde kullanmadığı oyuncakları kütüphane’de diğer çocukların kullanımına sunan ve kütüphaneden farklı oyuncaklar ödünç alarak kullanan çocuk, yazarın bahsettiği “yeniden dağıt / yeniden kullan” sistemiyle geridönüşüme de katkıda bulunmaktadır. Oyuncak kütüphanesinde de diğer kütüphane türlerinde olduğu gibi temel felsefe; arşivlemek istenilen özel durumlar haricinde evinde gereksiz materyaller depolamak yerine gereksinim duyduğunda ödünç alabileceği bir merkezin olması durumudur.

Dünyada oyuncak kütüphanesi konsepti 1930’larda İngiltere’de ortaya çıkmakla birlikte ilk olarak 1935’te Amerika California’da hizmet vermeye başlamıştır.[4]

1990 yılında merkezi İngiltere’de yer alan Uluslarası Oyuncak Kütüphane Derneği (International Toy Library Association –ITLA-) isimli bir dernek kurulmuştur. Bu derneğin amaçları arasında insanlara oyuncak kütüphanesine oyun ve oyuncak malzemelerini getirebilecekleri düşüncesini yaymak, ulusal organizasyonlar düzenlemek ve malzemelerin uluslar arası değişimi için fırsat sağlamak, eğitici, fiziksel, psikolojik, sosyal ve kültürel büyümeyi sağlayan oyuncaklar ve oyunların gelişmesini, üretim ve yaratılmasına katkı da bulunmak ve böyle oyuncaklarla ilgili bilgiyi yaymak yer almaktadır. Derneğin internet sayfasında dünyanın çeşitli bölgelerindeki oyuncak kütüphanelerinin indeksine de yer verilmiştir.[5]

Türkiye’ye oyuncak kütüphanesi kavramı ilk olarak Düzce depreminden sonra bu acı olaydan fazlasıyla etkilenen çocuklar için 2002 yılında başlatılan Oyuncak Kütüphanesi Kampanyası ile girmiştir. Avustralya Başkonsolosluğunun başlattığı ve Avustralya’nın Melbourne kentindeki Türk vatandaşların katılımıyla düzenlenen kampanya sonunda Düzce’ye 1500 civarında oyuncak gönderilmiştir. Bu oyuncaklar, 2003 yılında Düzce Nalbantoğlu Köyü kalıcı konutlarda yer alan Kızılay Toplum Merkezi bünyesinde Türkiye’nin ilk oyuncak kütüphanesi olarak hizmete sunulmaya başlanmıştır.[6]

Türkiye’nin ikinci oyuncak kütüphanesi Antalya Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından Karşıyaka Antalya Sanat ve Meslek Eğitimi Kursları (ASMEK) binasında oluşturulmuştur. 3-13 yaş grubuna yönelik bu oyuncak kütüphanesi 7 Mart 2008’de açılmıştır.[7]

Bir diğer oyuncak kütüphanesi 5 Haziran 2008 tarihinde Mardin’de 0-6 yaş grubuna yönelik olarak hizmete girmiştir. [8]

26 Aralık 2008’de Star Gazetesi’nde çıkan habere göre İzmir’de Hasan Kaya İşitme Engelliler Eğitim Merkezi ve Anaokulu'nda oluşturulan oyuncak kütüphanesi Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi bir okulda oluşturulan ilk oyuncak kütüphanesi olma özelliğini taşımaktadır. [9]

26 Mart 2009’da Sabah Gazetesi’nin haberinde belediye tarafından Küçükçekmece TOKİ Ertuğrul Gazi İlköğretim Okulu bahçesinde 3-5 yaş grubuna yönelik bir oyuncak kütüphanesi açıldığından söz edilmektedir. Habere göre konteynır içinde açılan oyun parkı ve oyuncak kütüphanesi 3-5 yaş arası çocuklara hizmet vermeyi amaçlamaktadır.[10]

İzmir Kalkınma Ajansı'nın mali desteği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün koordinatörlüğünde yürütülen; "Bergama Oyuncak Kütüphanesi, Gel Oyna Al Oyna" projesi kapsamında 28 Ekim 2009’da açılması planlanan ve Bergama Belediyesi'nin tahsis ettiği, eski Tekstil Fabrikası'nın kreş binasına yapılacak olan Bergama Oyuncak Kütüphanesi 3-8 yaş grubuna hizmet vermeyi hedeflemektedir. [11]

Türkiye’de oyuncak kütüphaneleri ile ilgili yeterli bilgi kaynağına ulaşılamamaktadır. Ancak gazete haberlerinden yola çıkarak kronolojik olarak ele almaya çalıştığım Türkiye’deki oyuncak kütüphanelerinin sayısı maalesef bir elin parmaklarını geçmemektedir. Oysa özellikle her yaş grubuna hizmet vermesi gereken halk kütüphanelerinin muhakkak oyuncak bölümünün olması gerekliliği ortadadır. Kültür Bakanlığı’nın kütüphanelerinde verilen hizmet çeşitliliğini ve kalitesini arttırmak için bu konuyu dikkate alacağını umuyorum.

[1] http://okulweb.meb.gov.tr/47/14/966854/oyuncak.html
[2] http://okulweb.meb.gov.tr/47/14/966854/oyuncak.html
[3] http://www.arkitera.com/news.php?action=displayNewsItem&ID=40813
[4] http://www.springerlink.com/content/m284746t71816p67/
[5] http://www.itla-toylibraries.org/
[6] http://arsiv.zaman.com.tr/2003/06/19/karadeniz/h7.htm
[7] http://www.merhabaantalya.com/haberdetay/934-Turkiyenin-ilk-Oyuncak-Kutuphanesi-sehrimizde.html
[8] http://www.mardin.gov.tr/haber/mardinvaliligi.asp?id=3435&kategori=BASINDA%20MARDIN
[9] http://www.stargazete.com/guncel/ilk-oyuncak-kutuphanesi-izmirde-kuruldu-157910.htm
[10]http://arsiv.sabah.com.tr/2009/03/26/haber,6705B9A6C1D04B6F9DB58141D34C801F.html
[11] http://www.skytv.com.tr/bergamaya-oyuncak-kutuphanesi-2.html






Bir Kütüphane...

Şemsipaşa Halk Kütüphanesi - İstanbul


Adres: Şemsipaşa Cad. No: 43 34000 ÜSKÜDAR / İSTANBUL

Telefon: 0216 553 11 19

Web: http://www.semsipasakutuphanesi.com/

Katalog Tarama: http://88.255.50.85/web/catalog/search.php

Çalışma Saatleri:
Kütüphaneye ve bu kütüphaneye bağlı diğer kütüphanelerin çalışma saatleri aşağıdaki gibidir:


Şemsipaşa Halk Kütüphanesi Pazar hariç 8.30-17.00
Mihrimah Sultan Çocuk Kütüphanesi Pazar-Pazartesi hariç 8.30-17.00
23 Nisan Çocuk Kütüphanesi Cumartesi-Pazar 8.30-17.00
Çinili Çocuk Kütüphanesi Pazar-Pazartesi hariç 8.30-17.00



Tarihçe

Şemsipaşa Külliyesi H. 988 –M. 1580 tarihinde Sultan II. Selim’in veziri Şemsi Ahmet Paşa tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmıştır. Osmanlı’nın en ünlü mimarı Sinan tarafından inşa edilen külliye onun klasik stilini gösterir. Bugün Kütüphane olarak kullanılan medrese kısmı L şeklinde olup 3x3 m2 üzeri kubbe ile örtülü 12 ocaklı oda, 7x7 m2 planlı bir okuma salonuna sahiptir.

1 Nisan 1985 tarihli Hürriyet gazetesi Eksra ilavesinde Muzaffer Gökman’ın makalesinde Şemsi Paşa Külliyesi konu edilmiş ve Atatürk’ün emriyle restore edildiği belirtilmiştir. Bu konuyla ilgili bölümü aynen naklediyoruz:

"Konyalı’nın sonradan anlattığına göre, Atatürk hekimlerin tavsiyelerine uyarak İstanbul Boğazı’nda demirleyen (1.6.1938) Savarona gemisinde kalmaya henüz başlamıştı, ama bir önlem olarak Dolmabahçe Sarayında kalmaktadır… Haydarpaşa’dan başlayarak Anadolu kıyılarına yakın bir ilgi göstermektedir. Tek bir yeşillik bulunmayan Harem-Salacak kıyı şeridi O’nun bir işaretiyle ağaçlandırılmıştır. Atatürk, Konyalı’nın yazısını okuyup okumadığı bilinmez, ama sarayın tam karşı sahilindeki bu harap kalıntı (Şemsipaşa Külliyesi) ile ilgilenmiş ve restore edilmesini buyurmuş. İlk ağızda Vakıflar idaresi 24.000 liralık bir ödenek vermiş bu iş için. O yıllarda İstanbul’da Laleli Caddesi’nde üç katlı bir bina dört bin liraya satın alınmaktadır.”

Dört asırlık bir tarihe sahip olan külliye 1940 yılında restore edilmiş ve 29 Mayıs 1953 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Halk kütüphanesi olarak hizmete açılmıştır. Daha sonra Milli eğitim Bakanlığı tarafından kullanım hakkı sınırsız olarak Kültür Bakanlığı’na devredilmiştir. Halen Kültür ve Turizm Bakanlığı’na Bağlı olarak hizmet vermektedir.

Şemsipaşa Halk Kütüphanesi bünyesinde dört tane bağlı birim kütüphanesi vardır. Bunlar; Çinili çocuk kütüphanesi, Mihrimah Sultan Çocuk Kütüphanesi, Selimiye Halk Kütüphanesi ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Kütüphanesidir.


Kütüphane Hizmetleri

Üyelik

Kütüphanenin ödünç alma, otomatik e-mail gibi çeşitli hizmetlerinden faydalanmak isteyen okuyucu ve ziyaretçilerimizin kütüphaneye üye olmaları gerekmektedir. Üyelik için aşağıda bulunan evrakların hazırlanması yeterlidir. Kimlik fotokopisi İkamet adresini gösterir bir belge Üye kayıt formuYukarıdaki belgelerin kütüphaneye teslim edilmesi ile okuyucunun 1 yıllık üyeliği için kayıt işlemi gerçekleşir.

Ödünç verme

Kütüphane materyalleri (kaynak kitaplar hariç) 15 ‘er günlük sürelerle ödünç verilir. Bunun için Kütüphaneye kimlik fotokopisi ve ikamet adresini gösterir bir belge ile müracaat edilir; "üye kayıt formu" doldurularak kayıt yapılır. Seçtiği kitap, süreli yayın, kitap dışı materyalleri (sesli kitaplar, CD ve videokasetleri) ödünç alabilir. Kaybedilmiş, zarara uğratılmış materyaller üyeden talep edilir, eğer aynısı bulunmazsa o günkü rayiç bedeli alınır..

Bilgisayar Erişimi

Kütüphanede kullanıcının yararlanabileceği, internete girebileceği araştırma yapabileceği ve çıktı alabileceği bilgisayar hizmeti vardır. Kitapların bilgisayar ortamına aktarılma işlemleri sürmektedir. Veri giriş işlemi bittikten sonra kütüphane koleksiyonuna internet aracılığıyla ulaşım mümkün olacaktır.

Rehberlik

Kütüphanenin kullanımı, kaynaklara ulaşım ve kütüphaneden yararlanma, katalogların taranması konularında araştırma salonumuzdaki görevli rehberlik hizmeti vermektedir. Ayrıca kütüphaneye ilk gelen okuyucu için; müracaattaki görevli, kulacının amacı doğrultusunda yönlendirme yapmaktadır. Kütüphaneyi toplu olarak ziyaret eden kullanıcılar için tanıtım ve bilgilendirme yapılmaktadır.

Fotokopi

Kullanıcılar araştırmalarının neticesinde kaynaklardan fotokopi alabilmektedirler. Özellikle araştırma kaynakları ödünç verilemediği için fotokopiden yararlanmaktadırlar.


NOT: Kütüphanenin web sayfasında aşağıdaki duyuru ile bağış alındığı belirtilmektedir:


"Bir kütüphane yaptırın, adınız kütüphane ile sonsuza dek yaşasın!
Bir kütüphaneyi onarın adınız kütüphanenin bir salonuna verilsin!
Kütüphaneyi gerekli modern cihazlarla donatın, o bölüme adınız verilsin!
10.000 ve üzeri kitap bağışlayın, adınızla bölüm kurulsun!
5.000 – 10.000 kitap bağışlayın, adınız kütüphanenin bir bölümüne verilsin!
1.000 – 5.000 kitap bağışlayın, adınız kütüphane dostları köşesinde yer alsın!
1.000 kitap bağışlayın, medya huzurunda, törenle, sayın bakanımızdan teşekkür belgesi alın!
Kitap bağışlayın, teşekkür belgesi alın!
Bir eserin yayınlanmasına öncülük edin, eser size veya istediğiniz bir kişiye ithaf edilsin!
Yapılan tüm katkılar basın ve medya aracılığı ile kamuoyuna duyurulacaktır!"
Alıntı: http://www.semsipasakutuphanesi.com/content/t1.asp?PageName=bagis





...Bir Kitap



Başka Zaman Kütüphaneleri / Zoran Živković, İstiklal Kitabevi, 2006

Başka Zaman Kütüphaneleri, fantezi türünde bir romanıdır. Postmodern fantezi türünün dünya üzerindeki en önemli yapıtlarından biri sayılır. Sırp edebiyatının önde gelen yazarlarından Zoran Živković, 2003 yılında Dünya Fantezi Ödülü’ne değer görülen bu mozaik romanında iç içe geçmiş altı öyküye yer veriyor. Kitap, Cumhur Orancı tarafından Türkçe'ye de çevrilmiş ve 2006 yılında İstklal Kitabevi tarafından yayımlanmıştır.

Kitapta yer alan altı öykünün ilkinde, gelecekte bir gün yazacağı romanlara internet ortamında, bir web sitesinde rastlayan bir yazarla tanışıyoruz. İkinci öyküde, posta kutusunda sürekli olarak kalın ciltli kitaplar bulan ve oturduğu apartman dairesinin içini tamamen bu kitaplarla dolduran yalnız bir adam karşımıza çıkıyor. Üçüncü öyküde, gece saatlerinde, dünya üzerinde yaşamış ve yaşayan tüm insanların biyografilerinden oluşan bir arşive dönüşen bir kütüphaneden korkulu kuşkular içinde çıkmaya çalışıyoruz. Dördüncü öyküde, cehennemde sonsuza dek kitap okumaya mahkûm olan bir günahkârla aynı hücrede buluyoruz kendimizi. Bütün dünya kitaplarını içinde barındıran küçük bir kitap beşinci öyküde bizi şaşkına çeviriyor. Son öyküde, kütüphanesinin rafında karşısına çıkan karton ciltli bir kitabı yok etmeye çalışan bir eski kitap koleksiyoncusunun deneyimiyle dünya üzerinde bugüne değin yayımlanmış ne kadar kitap varsa hepsini içimizde buluyoruz.
Olağandışı bir düş gücünün ürünü olan Başka Zaman Kütüphaneleri, içinde Pandora kutusunun saklı olduğu bir romandır. (Arka kapaktan...)

Not: Bu kitabı bir kütüphaneden ödünç alıp okumak isterseniz aşağıdaki bağlantılardan size en yakın kütüphanenin çevrimiçi kataloğunu tarayabilirsiniz...
Halk Kütüphaneleri için: http://www.ekutuphane.org/liste.html
Üniversite Kütüphaneleri için: http://www.kutuphane.sakarya.edu.tr/index.php?pid=sanal&url=27
Kurum Kütüphaneleri için: http://www.kutuphane.sakarya.edu.tr/index.php?pid=sanal&url=28 Okul Kütüphaneleri için: http://www.kutuphane.sakarya.edu.tr/index.php?pid=sanal&url=26



Kısa Kısa Kütüphane

Şener Yelkenci - Sakarya İl Halk Kütüphanesi

Dünyanın dijital kütüphanesi sizi bekliyor
http://www2.timeturk.com/D%C3%BCnyan%C4%B1n-dijital-k%C3%BCt%C3%BCphanesi-sizi-bekliyor_82128-haberi.html

Esenler'e park ve kütüphane yapıldı
http://www.emlakkulisi.com/18602_esenler_e_park_ve_kutuphane_yapildi

Hilkat Garibesi değil, Uzunköprü Halk Kütüphanesi
http://www.gursesgazetesi.com/detay.php/2009/07/08/hilkat-garibesi-de-il-uzunk-pr-halk-k-t-phanesi.html

Kütüphaneler sınava çalışma yeri mi?
http://www.memleket.com.tr/news_detail.php?id=46299

Türk Edebiyatı ve Kütüphanelerimiz
http://www.haber7.com/haber/20090707/Turk-Edebiyati-ve-Kutuphanelerimiz.php

Bergama'ya oyuncak kütüphanesi
http://www.kenthaber.com/ege/izmir/bergama/Haber/Genel/Normal/bergamaya-oyuncak-kutuphanesi/575186fa-d1e1-413e-a4d7-71fa52153569

Fakir Baykurt'un Mirası Kaderine Terk Edildi
http://www.birgun.net/culture_index.php?news_code=1248345810&year=2009&month=07&day=23

Böceklere Karşı Kütüphane İlaçlandı
http://www.haberciniz.biz/haber/boceklere-karsi-kutuphane-ilaclandi-670986.html

İbadet değil, istirahat için...
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=946300&Date=23.07.2009&CategoryID=79

Başkan'dan tapu açıklaması
http://www.kanalvip.com.tr/haber_detay.asp?ID=32975&baslik_id=18

Kitap Okumayan Akademisyen Çıktı
http://www.egitimgazetesi.com/news_detail.php?id=186826

Vali Emirdağ'da Kütüphane Açtı
http://www.afyonhaber.com/?haber_id=8004

Şanlıurfa Akçakale'de Herkes Kitap Okuyor
http://www.e-haberajansi.com/haberdetay.php?haber=7298

Kütüphane Kurulan Ulupamir Köyünde Okumaya İlgi Arttı
http://www.haberciniz.biz/haber/kutuphane-kurulan-ulupamir-koyunde-okumaya-ilgi-artti-669557.html

Emek Var, Kitap Var, Kütüphane Yok
http://www.kenthaber.com/Haber/kitap/Dosya/gundem/emek-var,-kitap-var,-kutuphane-yok-/70826dbe-9ce8-40aa-aa91-3907fa592053

Tazminatı Kütüphane Olacak
http://haber50.com/211612_Tazminati-Kutuphane-Olacak.html

TOKİ'den 29 bin Kitap
http://www.aa.com.tr/tr/toki-29-bin-kitap-topladi-2.html




Bir Köşe Yazısı: Kütüphaneler Islah Edilmelidir!.. / Osman Akkuşak - Yeni Şafak


Kültür Bakanlığı'na bağlı kütüphaneler saat 17.00'ye kadar mesai yapmaktadır.. hattâ saat 16.30 olunca kapanma işareti verilmekte âdetâ vakit geldi gidebilirsiniz demeye gelecek bir hazırlık başlamaktadır.. Taksim'de, belediyeye bağlı Atatürk kütüphanesi saat 19'a kadar açıktır.. sadece Bağlarbaşı'ndaki ISAM (İslâm Araştırmaları Merkezi) adlı kütüphane her gün saat 21.00'e kadar okuyucuya daha doğrusu araştırmacılara çalışma imkânı vermektedir.. daha önceleri (Namık Kemal Zeybek'in Kültür Bakanlığı zamanında) Beyazıt Devlet Kütüphanesi 21.00'e kadar açık bulunmakta idi.. 1991 seçimleri sonunda Kültür Bakanlığı koalisyon partilerine geçince kütüphaneler yine devlet daireleri gibi saat 17.00'de kapanmaya başladı.. Millet Kütüphanesi müdürü Mehmet Tayşi'ye: “kütüphaneler niye, hiç olmazsa 21.00'a kadar, açık bulunmamaktadır” diye sorduğumuz zaman bize: “Osman Bey açık bulunsak da kimse gelmez, ancak üç beş kişi gelir” cevabını vermişti.. sormak lâzımdır: işte o üç beş kişi için bile olsa kütüphaneleri açık bulundurmak gerekmez mi? o iki üç kişi belki yüksek seviyeli bir sanatkâr, belki çok mümtaz birer ilim adamı olmak yolunda ilerleyecektir.. böyle olmayacağını garanti edebilir miyiz? şimdiki BDF'nundaki durumu bilmiyorum.. fakat Sovyetler Birliği zamanında kitaplıklar, 24 saatin yalnız gece 24.00 ile sabah 06.00 arası kapalı bulunmakta idi.. İngiltere'de kütüphaneler 24 saat açıktır..

Kültür Bakanlığı, tiyatrolara ve film yapımcılarına ciddî miktarda ödenekler dağıtmaktadır.. çeşitli ödüller vermektedir.. kütüphanelerin fazla mesai saatlerinde hizmet görecek elemanlara verilecek tahsisatı bulmakta zorlanması düşünülebilir mi? eski eserleri onarmak için birçok sarfiyat yaptığını görüyoruz.. kütüphanelere beşer onar kişi yeni eleman tayin etmeye gelince mi para sıkıntısına düşecektir!.. eski eserlerin onarılması geciktirilebilir ama, kütüphanelerin ihtiyaçları geciktirilemez..

Belediye kütüphanesinde (Atatürk Kütüphanesi) gazete kolleksiyonları vardır.. kütüphane çok mükemmel işlemektedir.. ancak gazete ciltlerini okumaya tahsis edilen eğik masalar yetmediği için gazete okuyucusu ve araştırmacılar uzun müddet sıra beklemektedir.. gazete ciltleri aşağıda bulunan depodan asansör vasıtasıyle okuma salonuna çıkarıldığı için, 20 dakikada bir çalıştırılan asansör, ciltleri okuyucuya sür'atli bir şekilde ulaştıramamaktadır.. kütüphanenin sergi salonu, konferans salonu, hattâ bitişikte çay salonu bahçesi ve beton kaplı hava alma sahası vardır.. bu mekânlardan bir kısmı kitap ve gazete okuma salonu haline getirilebilir.. personel çalışkan insanlardan ibarettir, ama (gazete okuma salonu), ihtiyacı karşılamamaktadır.. konuyu, Sayın Kadir Topbaş'ın dikkatine sunuyorum.. kendisinin pratik ve dinamik karar alma kabiliyeti bu meseleye bir hal çaresi bulabilir kanaatindeyim..

Kütüphaneciler fedakâr ve çalışkan insanlardır.. kitapların fizikî varlığında gizli bilgi, irfan ve fazilet unsurları, âdetâ onların bedenlerine ve ruhlarına işlemiş ve sinmiştir, diyebiliriz.. benim uğramak imkânı bulduğum Orhan Kemal Halk Kütüphanesi ve medarı iftiharımız Beyazıt Devlet Kütüphanesi elemanlarının vazifeşinas bir görevli olarak çalıştıklarına şahîd olmaktayım.. ancak kitapların bilgisayarlara eksiksiz kaydedilmesi için gerekli teknik cihazların ve personelin bakanlıkça temin edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır..

Benim Kültür Bakanlığı'ndan ricam; yeni çıkan eserlerin “derleme kanunu” gereğince ilgili kütüphanelere (Millî Kütüphane, Üniversite Kütüphanesi, TBMM Kütüphanesi, Beyazıt Devlet Kütüphanesi, İzmir Millî Kütüphanesi) zamanında ve eksiksiz tesliminin sağlanmasıdır.. bu işi takib ve kontrol edecek mekanizmanın gerekiyorsa yeniden kurulmasıdır..

Bir de kütüphanelere yeni alınan veya yeni gelen eserlerin, ciltlenmesini beklemeden hemen okuyucunun istifadesine sunulması için gereken tedbirlerin alınması hususu vardır.. bu da yine kayıt elemanı, tasnif elemanı ve diğer teknik cihazların teminîni gerektirmektedir.. bence bakanlık kitap ve kütüphaneye öncelik vermelidir.. elindeki parayı evvelâ buralara harcamalıdır.. Sayın Atillâ Koç'a ve Sayın Mustafa İsen'e başarılar dilemek vazifemizdir.. yazımızın sonuna gelmişken belirtmeliyiz ki, bir ehemmiyetli nokta da kütüphanelerin pazar ve tatil günlerinde de açık bulundurulması keyfiyetidir.. Bakanlığın ve diğer ilgililerin bu hususu da tezekkür etmeleri ve gerekli tedbiri almaları, bütün araştırmacıların ve okuyan gençliğin beklentisidir.. Mâlum ola!...
Alıntı: http://yenisafak.com.tr/yazarlar/?i=5038&y=OsmanAkkusakPazar , 6 Mayıs 2007





Bir Film...


YÜREĞİNİN SESİ (WHISPER OF THE HEART)


Yapımcı: Toshio Suzuki, Ned Lott

Senaryo: Hayao Miyazaki

Film Öyküsü: Aoi Hîragi

Müzik: Yuji Nomi

Görüntü Yönetmeni: Kitaro Kosaka

Kurgu: Takeshi Seyama

Sanat Yönetmeni: Satoshi Kuroda



Shizuku, okuma tutkusu olan genç bir kızdır. Planı yaz tatili boyunca kütüphanede kitap okumak ve popüler yabancı şarkıları Japonca'ya çevirmektir. Fakat, ödünç aldığı kitapların hepsinde gördüğü ortak bir isim tüm planlarını alt üst eder: Seiji Amasawa...
Alıntı: http://www.sinemalar.com/film/14437/Whisper-Of-The-Heart/

10 Temmuz 2009 Cuma

KütüphaneSever Bülten Sayı 4

Kütüphaneleri Seviyorum Girişimi İlk Bağış Aracılığını Yaptı



Evindeki ansiklopedileri bir okul kütüphanesine bağışlamak isteyen Talia Işıtman isimli kütüphaneseverden ansiklopedileri teslim aldık. Kendisinin isteği üzerine bu ansiklopediye gereksinim duyan bir okul tespit ettik ve Güngören İlköğretim Okulu Kütüphanesi için bu okulun müdür yardımcısı Mehmet Akif Altan'a ansiklopedileri imza karşılığı teslim ettik. Öğrencilerin güvenilir bilgi kaynağı olan ansiklopedilerden faydalanmalarını diliyoruz.




Ayrıca ansiklopedilerin alınıp yerine ulaştırılmasında emeği geçen Ahmet Çelik, Cengiz Ateş ve Cem Kutay Ateş'e çok teşekkür ediyoruz.





Bir Kütüphane...


Bakıköy Rıfat Ilgaz İlçe Halk Kütüphanesi

ADRES : Kartaltepe Mah. Yavuklular Sok. No. 2
34740 Bakırköy / İSTANBUL Kütüphaneye İncirli otobüs durağında inip Aydın Sokak’tan yürüyerek veya metro İncirli durağından Bakırköy yönüne doğru yürüyerek 2-3 dakikada ulaşabilirsiniz.
Telefon : 0 212 542 40 81
Fax : 0 212 570 08 41
E-Posta : kutuphane3416@kultur.gov.tr

ÇALIŞMA SAATLERİ
Pazar Dışında HERGÜN
Yaz Dönemi 08.30-17.00
Kış Dönemi 08.00-16.30

Web Adresi: http://www.bakirkoykutup.gov.tr/

Katalog Tarama: http://88.255.50.85/web/catalog/search.php


Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü'ne bağlı olarak 27 Mayıs 1979 tarihinde hizmete açılmıştır. Açıldığında " Bakırköy İlçe Halk Kütüphanesi " olan adı, 19 Mart 1993 tarihinde " Bakırköy Rıfat Ilgaz İlçe Halk Kütüphanesi " olarak değiştirilmiştir. 4 katlı olarak yapılan ve 2001-2005 yılları arasında onarımdan geçerek yenilenen Kütüphanede kullanıcılara yönelik hizmetler çağdaş bir kütüphanecilik anlayışıyla verilmektedir.


Kütüphanenin Bölümleri

1-Yetişkinler Bölümü : Koleksiyonda bulunan , yetişkinlere yönelik her tür kitap bu salonda açık raf sistemi ile kullanıcıların hizmetine sunulmuştur.

2-Çocuk Bölümü : 0-16 Yaş grubundaki okuyuculara yönelik kitap ve kitapdışı materyaller bu salonda yine açık raf sistemi ile kullanıma sunulmuştur.

3-İnternet Erişim Bölümü : Kütüphaneye üye olan okuyucular ücretsiz olarak internet erişim hizmetinden yararlanabilirler.

4-Süreli Yayınlar Bölümü : Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca Kütüphane adına abone olunan dergilerin son sayıları ile önceki yıllara ait ciltlenmiş dergiler bu bölümde bulunur. Ayrıca ansiklopedi ve sözlüklerden oluşan danışma kaynaklarına ve abone olunan 2 adet günlük gazeteye de yine bu salonda kolayca ulaşabilirsiniz.

5-Konuşan Kitaplık : 10 Mayıs 2007 açılmış olan bu bölümde, gönüllü okuyucular tarafından stüdyoda seslendirilen kitaplar CD’lere aktarılarak görme engelli vatandaşlarımıza dağıtılmakta ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı web sitesinde internet ortamında da dinlenilebilmektedir.

Sosyal ve Kültürel Etkinlikler

Kütüphanede mevcut hizmetlerin dışında, yine Bakanlıkça veya Bakırköy Halk Eğitim Merkezi ile işbirliği yapılarak belirli zamanlarda düzenlenmekte olan Görme Engelliler Bilgisayar Eğitimi, Hızlı Okuma Teknikleri, Tezhip, Hat Sanatı gibi uygulamalı ve eğitici kurslar da düzenlenmektedir.

Kütüphanenin konferans salonunda değişik zamanlarda panel, konferans, söyleşi, tiyatro gösterisi vb. etkinlikler halka açık ve ücretsiz olarak düzenlenmektedir.


ÜYELİK
Kütüphaneye giriş serbest ve ücretsizdir. Üyelik yalnızca kitap ve kitapdışı materyalleri ödünç almak ve internet erişim hizmetinden yararlanmak için gereklidir. Kütüphaneye üye olmak için TC Kimlik Numaralı nüfus cüzdanı yeterlidir. Ödünç verme süresi en çok 15 gündür. Bu süre okuyucunun isteği üzerine, bir defaya mahsus olmak üzere 15 gün uzatılabilir. Üyelikler her yıl yenilenir.

... Bir Kitap


Dewey: Dünyanın Kalbine Dokunan Kütüphane Kedisi / Vicki Myron, Pegasus, 2009


Yeliz Uluçay - İş Bankası Kütüphanesi

Bugün Dewey'i okumayı bitirdim bir kaç şey söylemek istiyorum.Kitabı okumaya başladığımda benim için önemli olan bir halk kütüphanesinde yaşananları bir kütüphanecinin anlatması ve sevimli bir kedinin olayın kahramanı olmasıydı. Ama kitapta hayat, hayaller ve çalışmak üzerine güzel bir öykü buldum. Kitap, sevdiğim edebi bir üsluba sahip olmasa ve bazı yazım yanlışları okurken gözüme fazlasıyla batsa da çok özel bir deneyim sunuyor.ve Dewey gerçekti...http://www.spencerlibrary.com/deweypics.htmkütüphanede öyle :)http://www.spencerlibrary.com/Son olarak kitaptan bir alıntıya yer vermek istiyorum..."İşte hayat bu. Hepimiz zaman zaman traktörün bıçakları arasından geçeriz. Hepimiz yara bere içinde kalırız, kesiliriz.Bazen bıçaklar çok derin keser. Şanslı olanlar birkaç çizik, biraz kanla atlatırlar ama yine de bu en önemli şey değildir. Önemli olan orada sizi kapıp kurtaracak birnin olması, size sımsıkı sarılacak ve herşeyin yolunda olduğunu söyleyecek birinin bulunmasıdır."s. 297.

Alıntı: http://kutuphaneciden.blogspot.com/2009/03/dewey-dunyann-kalbine-dokunan-kutuphane.html


Not: Bu kitabı bir kütüphaneden ödünç alıp okumak isterseniz aşağıdaki bağlantılardan size en yakın kütüphanenin çevrimiçi kataloğunu tarayabilirsiniz...
Halk Kütüphaneleri için: http://www.ekutuphane.org/liste.html
Üniversite Kütüphaneleri için: http://www.kutuphane.sakarya.edu.tr/index.php?pid=sanal&url=27
Kurum Kütüphaneleri için: http://www.kutuphane.sakarya.edu.tr/index.php?pid=sanal&url=28 Okul Kütüphaneleri için: http://www.kutuphane.sakarya.edu.tr/index.php?pid=sanal&url=26





Bir KütüphaneSever Hikaye...

M.SIDIK KILIÇ - Mustafa Kemal Üniversitesi
Toplum Gönüllüleri Benim Kütüphane Projesi Adına


Kitaplar Diyarında Zorlu Geçmişler
“Entelektüel bir şehir, bilgiye aç insanlar, büyük ve bakımsız bir kütüphane ile birkaç “Toplum Gönüllüsü” gencin hikâyesi nasıl başlar bilmiyorum ama deniyorum, az sonra yazacaklarım gibi.
Güneş batmak üzere, koşa koşa mesai saatine yetişmeye çalışırken; bu projeye başlayabilir miyiz, eksiklikleri giderebilir miyiz, başarılı olabilir miyiz…? gibi sorular kafamızı kurcalarken, Hatay Cemil Meriç İl Halk Kütüphanesi tabelasının altında, güler yüzlü bir müdürün, Ümmü Hanım’ın karşısında bulduk kendimizi.

Mesai saati bitmesine rağmen bizi içeri alan ve kütüphaneyi gezdiren Ümmü Hanım, anlattıklarıyla bir umut doğurmuştu. Çok fazla eksik vardı, aylarca uğraşılacak sorunlar bizi bekliyordu. İşimiz zordu, yükümüz ağırdı ama bu ağırlığın altında da ezilmeyecek gönüllüler vardı.

İlk iş ATAK’tı. İki katlı ve çok büyük kütüphanenin neresine dönsek bir sorun çıkıyordu. Ellerimizde kağıtlar yaklaşık 40 büyük problem belirlemiştik ve 20’sine gücümüz yeter diye kabul etmiştik. Profesyonel bir işçilik isteyen kütüphaneyi onarıp boyayacaktık.


İlk dönem, 90 katılımcıyla 2 günlük atak yapmıştık ve yerel kaynağı çok fazla kullanmıştık. Bundan dolayı kaynak çalışmamız uzun ve verimli sürdü. Girdiğimiz dükkanlarda kütüphane ismi geçince irkilen insanlar gördük. Yerini bilmeyen, hatta gereksizliğini savunanlarla tartıştık. Günlerce diken üzerinde gezdik. Sanki her şey karşımızdaymış gibiydi. Atağa bir gün kala boyaları bize gönderecek firmanın vazgeçtiğini öğrendik.


Hava kapanmaya başlamış, 30 katılımcı yarın sabahki atak için hazırlık yapmaya eve gitmişti. Acil durum ilan edilip kaynağa çıktık. Bir yandan yağmur yağıyor, diğer yandan firmalar destek olmuyor ve hararetli tartışmalara konu açıyordu. Antakya’nın son beş yıldır gördüğü en büyük yağmurda boyacıların adresleri ellerimizde, sırılsıklam geziyorduk; tarih ve balık kokan çarşıda.
9 kişi başladığımız kaynak çalışmasını 2 kişi bitirdik. Kadın gönüllüleri, özellikle hasta olanları oy birliğiyle evine, dinlenmeye gönderdik ve sonra göndermeler devam etti. Boyaların ve fırçaların yaklaşık %40’ını 6 saat sonra kaynakla bulmuştuk, kalanını bize cömertçe gönderilen proje parasından aldık ve…


Son gittiğimiz boyacı dükkânında ikram edilen çayın mükemmel tadıyla, birazda hasta olmanın siniriyle atak gününü anımsıyorum; 35 Toplum gönüllüsü ve kocaman, sorunlu bir bina. Zaman kaybetmeden gruplara ayrıldık;
Boyacılar; sayısı en az ve işi en zor olan guruptu. Tavan, taban, alçı, kireç … ne ararsanız. Tüm hünerlerini gösterdiler ve ilk defa batırmadan boya yapılabileceğini gösterdiler.
Sanatçılar; 5 tane güzel sanatlar öğrencisi gönüllümüzden olaşan bu grup çocuk bölümünü, buzhaneden çocuk parkına çevirdi; kocaman karikatürler ve kolona el basma sanatıyla.
Ameleler: İlk stajını Bek atakla yapan, inşaat bölümü öğrencileri. Kütüphanenin girişine bir yapay bahçe yaptılar. Aslında haftalar boyunca bize bir şeyler açıklamaya çalışan bu çalışkan gruptan hiç ümitli değildik ama yapılan köşeyi görünce … Ellerine ve yüreklerine sağlık
Temizlikçiler: Atak boyunca hiç durmayan tek organdı. Yemek molasında bile bir yerleri silip süpüren, ellerinden ilaçları ve bezleri düşmeyen eğlenceli bir gruptu.
Belki yanlıştır böyle ayırmam, belki kırıcıdır ama bir bütün parçalarının bütünlüğünün kuvvetiyle son halini alır, büyük bütünlüğü oluşturur: TOG’u MKÜTOG’u.


Atağımızın başarısını kütüphane haftasında aldığımız tebrik belgesiyle veya Vali Bey’in övgü dolu sözleriyle değil; çocukların kendine güvenen sözlerle, keşke beni de çağırsaydınız, bende büyüyünce toplum gönüllüsü olacağım, lütfen sürekli gelin… SİZİ TEBRİK EDERİM ABİLERİM VE ABLALARIM, KÜTÜPHANEDEKİ SESSİZLİĞİ FIRÇALARINIZDAKİ SESLERLE BOZDUĞUNUZ VE BİZİ GÖRMEYE GELDİĞİNİZ İÇİN…
5 gün ayrılmadık kütüphaneden. Kitap bulma yarışması, Kütüphane Star Şarkı Yarışması, Satranç Turnuvası,


O hafta bilginin, kitapların gözetiminde çocuklarla buluştuğumuz ve varlığımız yaşamla bütünleştirdiğimiz en güzel haftaydı. Zaten sonra çıkmadık kütüphaneden, iki hafta bilgisayar kursu verdik, otomasyon çalışmalarına, etiketlemeye yardımcı olduk, sergiler açtık ve Hatay’da Kütüphanenin olduğunu duyurmaya çalıştık.


Kitap okuma eyleminde bir yaşlı dedemiz anı defterimize bakarak; Ne güzel, okuyorlar ve okutuyorlar demiş ve kütüphanenin yeni görünümü üzerine bizi tebrik etmişti, hala Hatay’lı kitap severlerden aldığımız tebrikler gibi;


YÜREĞİNİZE SAĞLIK ÇOCUKLAR
Bir mesaj daha yüklenmiştik; herkesin farklı ama bir olduğunu anlatan bir mesaj. Onun içinde Atak lazımdı ve Ulusal olmalıydı derken zorluklar ve güzelliklerle oldu. Yaklaşık bir ay ihmal ettiğimiz kütüphaneye Aydın ağabeyle tekrar döndük. Bu sefer yanımızda büyük bir gönüllü yazar Süleyman BULUT da vardı.
Çocuklarla söyleşecek olan Süleyman ağabeyden önce bizler sahnedeydik. Küçük bir arkadaşımız parmak kaldırarak; “Ben sizi tanıyorum, siz tog’lularsınız. Burayı boyayanlar, hani beraber oyun oynamıştık ve siz bizi de toglu yapmıştınız. Ben her gün artık buraya geliyorum ve yerleri kirletmiyorum…”
Büyük bir kahkahayla gülmüştük yerleri kirletmiyorum sözüne, anlamamıştık. Tıpkı kütüphaneye ilk girdiğimizde umutlandığımız gibi, büyük sorunların olduğunu unutmuştuk. Unutarak, eleştirmeyerek değiştirdik ve öğrenerek geliştik.
İlk girdiğimizde karanlık ve soğuk gelen kütüphaneden artık çıkasımız yok. Galiba ilk dönem için galip geldik; yeni galibiyetlere gebe bir yazar söyleşisiyle.






Kısa kısa kütüphane

Şener Yelkenci - Sakarya İl Halk Kütüphanesi

Okyay: Klasik korkusu çizgi romanla bitecek
http://www.ntvmsnbc.com/id/24980707/
Kitap gazetesi
http://www.remzi.com.tr/kitapGazetesi.asp?id=3&ay=7&yil=2009&bolum=1
Türk Edebiyatı Dergisi
http://www.turkedebiyati.com.tr/Sayfala.asp?nereye=dergiyazilari&ID=26
Kütüphane Kullanıcılarının Erişim Desenlerinin Keşfi
http://www.bilmuh.gyte.edu.tr/datamining/files/kutuphane-erisim-desenleri-h-takci.doc
Kütüphaneler Sanal Güzergahlara Mı Dönüşüyor?
http://yunus.hacettepe.edu.tr/~tonta/yayinlar/tonta-istanbul-mayis-2006-bildiri.pdf
Özkonak Halk Kütüphanesi
http://www.ozkonder.org/Default.aspx?pageID=94&nID=518
Kocaeli İl Halk Kütüphanesi
http://www.kocaelikutup.gov.tr/
Konya Selçuklu
http://www.konyahaber.com/haber/yaz-tatilinde-kutuphaneye-ugrayin-35996.htm
Dedikodu
http://www.essek.gen.tr/smf/index.php?action=printpage;topic=52334.0
Hatay Cemil Meric Il Halk Kutuphanesi
http://www.hatayzafer.com/index.php?gosterim=metin&okod=6346
Bursa Büyükşehir Belediyesi Şehir Kütüphanesihttp://www.bursa-bld.gov.tr/icerik.asp?kat=13&id=41'
Özürlülere Kütüphane Hizmeti'http://www.rehabilitasyon.com/action/haber/63/Ozurlulere_Kutuphane_Hizmeti-3572
Çocuğum Okumuyor Demeyin...http://www.egitimekrani.com/haber.php?haber_id=3174
Orhan Kemal İl Halk Kütüphanesihttp://kelimelerinsessizligi.blogspot.com/2009/07/orhan-kemal-il-halk-kutuphanesi.html
Camilere kütüphanehttp://gencturkhaber.com/ali-bardakoglu-cami-kutuphane-kitap-okuma-diyanet.html,015479
Yakılan Kütüphanelerhttp://kalburda.com/f10/yakilan-kutuphaneler-14850/
"Orhan Kemal'i Yaşar Kemal'e yeğliyorum"http://sesameporter.sosyomat.com/blog/3419650
Ali Aksakalhttp://www.siirdostu.com/sairler/ali_aksakal/

Bir Köşe Yazısı: İstanbul'a Mutlaka Bir Kütüphane Yapılmalı / Doğan Hızlan - Hürriyet


’İSTANBUL’a bir kütüphane yapılmalı’ (17 Aralık 2008) yazım üzerine okurlarımdan e-postalar aldım. Yazımda Prag’da 2011 yılında açılacak kütüphane binasından söz etmiştim. 2010 proje kapsamının en anlamlı maddesinin kütüphane olacağını belirtmiştim.

Edindiğim bilgiye göre, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul için kütüphane projesini içeren dosya ona sunulduğunda eski Rami Kışlası’nın kütüphane yapılmasını uygun görmüş. Sonrasını bilmiyorum. Eğer bu kütüphaneyi tamamlarsa rahmetli Başbakan Adnan Menderes’ten sonra İstanbul’a kütüphane için emek veren ikinci hükümet başkanı olur.

Çünkü Dişçilik Okulu da dönemin Beyazıt Devlet Kütüphanesi Müdürü Muzaffer Gökman Ankara’ya kadar gidip, Başbakan’ın yanına çıkıp binayı istemesi üzerine ona verilmişti. Kütüphanenin bugünkü durumunu ona borçluyuz.

İstanbul’a kütüphanenin gerekliliğini savunanların çoğu yurtdışında yaşayan okurlarım. Elbette kitapseverler, elbette kütüphaneci dostlarım her zaman olduğu gibi yürekten destek verdiler.

Türkiye’de yaşayanlar da bu kriz ortamında böyle bir konuyu gereksiz gördüklerini yazdılar.

Bazı kimseler var ki, günlük politika merkezkaçında öylesine dönüyorlar ki, kültür sözü onları adeta rahatsız ediyor.

Hele bir kesim var ki, gri diye bir rengin farkında değiller, ya siyah ya beyaz.

Söyleyecekleri de karamsarların ortak cümlesidir:"Memleket elden gidiyor sen kütüphanelerle uğraşıyorsun."Kimisi din elden gidiyor sözünü diline pelesenk etmiş, kimi de laiklik elden gidiyor sözünü.

Eğer kütüphane yapmazsak, kitaplarla bir kuşağı eğitmezsek, o zaman memleket elden gider, bunu fark etmeyecek kişiler de bunu söyleyenlerdir.

* * *

İSTANBUL Bilgi Üniversitesi’nin Kütüphane ve e-kaynaklar Direktörü Serdar Kátipoğlu, bu girişimin bir kampanyaya dönüştürülmesinden yana.

O da bu konularda Radikal 2’de yazıyor.

Dr. H. Lemi Yurdakul, Amerika’dan, doğduğu yeri, ülkesini destekliyor:

"Ben 55 senedir USA’da çalışan bir Türk doktoruyum. Nihayet cami, medrese yerine kütüphane ismini duyduk, inşallah düşünceniz çoğalır. Yurdun her tarafındaki mevcut kütüphanelerin hali içler acısı.

Niğde Bor Kütüphanesi’ne iki sene evvel uğradığımda, bilgisayar rica ettiler, tabii hemen temin ettim, bütçelerinin çok dar olduğundan şikáyet ettiler, kütüphanelerin durumları inşallah bu çabalarla düzelir.

"Yarım yüzyıl yurtdışında yaşayan bir yurttaşımızın ilgisi beni çok mutlu etti, hele kütüphaneye bağışı unutmayışının bir göstergesinin altını çizmek gerekir.

Okurum Neclá Sarıkaya da, USA’nın Montana eyaletinde 30 bin kişilik küçük bir şehirde yaşıyor.

Üniversitenin kendi içinde birçok kütüphanesi varmış, kütüphanede bulunmayan kitap hemen sağlanıp okura gönderiliyor.

Fakat asıl dikkatimi çeken, okurumun anlattığı şehir kütüphanesi.

"İki yıl önce eski yerinden yeni yerine taşındı. 18 milyon dolara malolan yeni kütüphanede toplantı odaları, kafe, sergi salonları, çocuk kütüphanesi ve çocuk oyun odaları var. Modern bir yapı ile şehrin önemli bir yapısı.

Sürekli internet bağlantıları ile gerek kendi laptopunuzu kullanıyorsunuz gerekse size sağlanan bilgisayarları var. Benim de sıkça faydalandığım bu kütüphanenin maliyeti olan 18 milyon doların bir kısmı belediyece ödendiği gibi büyük bir kısmı da halk tarafından bağış yapılarak tamamlandı."

* * *

İSTANBUL’UN kültür başkenti olgusu bazı girişimler için önemli bir başlangıç noktası.

Kütüphaneyi de böyle düşünmeli.

Yalnız devlet, hükümet, belediye değil sivil toplum kuruluşları da buna destek vermeli.
22 Aralık 2008

Alıntı: http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/10617446_p.asp